Sporcu mu dediniz?

Ülkenin yok sayılanlarıydık. Bunu çok sonraları öğrendik. Yalnızdık ailemiz ekmek kavgasındaydı. Kendi başımızaydık. Ancak üstümüzde  kuvvetlerini hep hissettik.. Ekmek. Sağlık. Pazarda işportacılık yaptık küçücük yaşlarımızda.  Utanmadık. Hayatı öğrendik belkide… 

Bisiklet denen sporla tanıştık. Varlığımız yokluğumuz belli değil…  Bisiklet kendi malımız yirmi kilo.. Kimin umurunda ki! 

Türkiyenin en iyi sporcusu mu olacaksın kim bilir?

O kimsenin umursamadığı küçücük beden zamanla yolda döküp gider, kendinden büyükleri…

Antrenörü geride kalmışlarla uğraşır. Oysa o birinciliğe kürsüye gidiyordur.

Onun için önemli olduğunu SPORCU BİLEMEZ Kİ.  YARIŞ BİTER KÜRSÜ OLUR ŞAMPİYON KUTLANIR. Ancak bazı antrenör denilen adımların derdi harcırahlardadır. Sporcu bunu bilemez. Fiş toplatırlar. Bilindiğinde ise antrenörünün de Hocasından öğrendiği ahlaksızlığın doğru olduğu düşünülür. Böyle gelmiş böyle gider mi?

Ülkemizde durum budur…

Ahlaksızlık, hırsızlık bunları yapandan öğrenilebilir…

Her kez böyle mi elbette değil..

Tıpkı sporcular gibi..

Uğradıkları hiç bir haksızlığa gıkları bile çıkmaz.

Nedeni; gelecekte bir kapı açılabilir diye…

Kıssadan hisse

Tarih öğretmeni çocuğa sormuş: "Oğlum, Kartaca savaşını kim yaptı?"

Çocuk: "Valla-billâ ben yapmadım hocam..." deyince tarih hocası sinirlenmiş, sınıfın kapısını çarparak çıkmış...

Matematik hocasıyla burun buruna gelmiş...

Matematik hocası: "Hayrola hocam? Bu ne sinir?"...

“Sorma..." demiş tarih hocası.

"Çocuğa Kartaca savaşını kim yaptı dedim..?"

“Valla - billâ ben yapmadım hocam..." dedi..."

Nasıl sinirlenmeyeyim?"

Matematik hocası: "Bunlar böyledir hocam...

Hem yaparlar, hem de inkâr ederler..." deyince, tarih hocası sinirden düşer, bayılır...

Müdürün odasında kolonyayla kendine getirilince müdür sorar:

"Hayrola hocam? Ne oldu ki fenalaştınız?" "Sormayın müdürüm" der tarihçi...

"Derste çocuğa "Kartaca savaşını kimler yaptı?" dedim.

"Valla-billâ ben yapmadım demez mi?"

Sinirle sınıftan çıkarken matematik hocamız sordu...

Durumu anlatınca:

"Bunlar böyledir hem yaparlar, bir de yapmadım derler..." deyince bayılmışım...

"Hocam şu üzüldüğün şeye bak..." der müdür...

"İki satır yazı yazarım Milli Eğitim Bakanlığına, kimin yaptığını hemen ortaya çıkartırım..."

Tarih hocası hastanelik olur...

15 gün hastanede yatıp tedavi görerek, bir ay raporlu olarak taburcu edilir...

Evinde dinlenirken postacı sarı bir zarf getirir...

Tarih hocası merakla açar zarfı...

Milli Eğitim Bakanlığından gelmiştir resmi yazı...

"Bu yıl gerekli tahsisat olmadığından, Kartaca savaşları yapılamayacaktır...

Bilgilerinize..."Tarih öğretmeni çocuğa sormuş: "Oğlum, Kartaca savaşını kim yaptı?"

Çocuk: "Valla-billâ ben yapmadım hocam..." deyince tarih hocası sinirlenmiş, sınıfın kapısını çarparak çıkmış...

Matematik hocasıyla burun buruna gelmiş...

Matematik hocası: "Hayrola hocam? Bu ne sinir?"...

“Sorma..." demiş tarih hocası.

"Çocuğa Kartaca savaşını kim yaptı dedim..?"

“Valla - billâ ben yapmadım hocam..." dedi..."

Nasıl sinirlenmeyeyim?"

Matematik hocası: "Bunlar böyledir hocam...

Hem yaparlar, hem de inkâr ederler..." deyince, tarih hocası sinirden düşer, bayılır...

Müdürün odasında kolonyayla kendine getirilince müdür sorar:

"Hayrola hocam? Ne oldu ki fenalaştınız?" "Sormayın müdürüm" der tarihçi...

"Derste çocuğa "Kartaca savaşını kimler yaptı?" dedim.

"Valla-billâ ben yapmadım demez mi?"

Sinirle sınıftan çıkarken matematik hocamız sordu...

Durumu anlatınca:

"Bunlar böyledir hem yaparlar, bir de yapmadım derler..." deyince bayılmışım...

"Hocam şu üzüldüğün şeye bak..." der müdür...

"İki satır yazı yazarım Milli Eğitim Bakanlığına, kimin yaptığını hemen ortaya çıkartırım..."

Tarih hocası hastanelik olur...

15 gün hastanede yatıp tedavi görerek, bir ay raporlu olarak taburcu edilir...

Evinde dinlenirken postacı sarı bir zarf getirir...

Tarih hocası merakla açar zarfı...

Milli Eğitim Bakanlığından gelmiştir resmi yazı...

"Bu yıl gerekli tahsisat olmadığından, Kartaca savaşları yapılamayacaktır... Bilgilerinize..."